Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
Tortum'da yaşayan bir insan hazinesi
Tortum'da yaşayan bir insan hazinesi
Kaya Oltu UBF vizyonunu paylaştı
Kaya Oltu UBF vizyonunu paylaştı
Sekmen: ‘Her can bize emanet’
Sekmen: ‘Her can bize emanet’
ESKİ öğrencileri bilgilendirdi
ESKİ öğrencileri bilgilendirdi
ETSO’da bölgesel istişare gündemi
ETSO’da bölgesel istişare gündemi
HABERLER>GÜNDEM
1 Temmuz 2009 Çarşamba - 00:23

Benim sana güvenim yok Erdoğan

Baykal parti grubunda gündemi değerlendirdi

Benim sana güvenim yok Erdoğan

benim-sana-guvenim-yok-erdogan

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin Meclis'teki grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunuyor. İşte Baykal'ın açıklamalarından satırbaşları:

Türkiye siyasetinin gerçeklerden kopmuş biçimde çok yapay bir düzlemde sahte tartışma belgeler ve suçlamalarda, gerçeklerle tamamen kopmuş bir noktada olduğunu görüyoruz.

Bugün bu çarpıklığın ortaya çıkmasına yardımcı olan ciddi bilgilerin belgelerin açıklandığı bir gün oldu. Türkiye'nin ekonomik tablosu görüldü, siyasi tartışmalar malum.

Bugün Emekliler Günü
Önce bugün Emekliler Günü, yani Mustafa Kemal Paşa'nın emekliye ayrılışının yıl dönümü. Bugün emeklileri hatırlayacağımız sorunlarını konuşacağımız bir gün. Önce Türkiye'deki emeklilerimizin bu gününü yürekten kutluyor, saygıyla selamlıyorum.

Emeklilik bir toplumun kadir bilirliğinin, sorumluluk düzeyinin, insana saygısının, geçmiş emeği takdir edişinin ve geleceğe yönelik umudunun inancının bir arada değerlendirileceği bir gün.Toplumun yaş süreci değiştikçe, sağlık koşulları düzeldikçe insan ömrü uzadıkça emekli sayısı toplumda artıyor. Emeklilik konusu bundan sonra Türkiye'yi daha çok meşgul edecektir. Emeklilerin sorunları konumları Türkiye'nin en önemli sorunu haline dönmüştür.

Emeklileri görmezden geliyorlar
Emekliler en güç dönemde bu ülkeyi ayakta tuttular. Türkiye'yi bugünlere taşıdırlar. Olağanüstü güç koşullar içinde bugünlere taşıdırlar. Ancak görmemezlikten gelinen kesimin başında yer alıyorlar.

Emeklilerin mütevazı aylıkları ailelerin umudu haline dönüşmektedir. İşsiz kalan aileler ailelerindeki emeklilerin parasından medet ummaktadırlar. Emekliler bu çağlarında da yeterli olmayan emekli aylıklarını başkalarıyla da paylaşmak zorunda kalmaktadırlar.
Bilmiyorum Başbakan'ın bu konuda ikna edilmeye ihtiyacı var mı? Kendisi milletvekili maaşından şikayet ediyordu. Şimdi herhalde emeklilerin maaşlarının onların geçimini sağlamaya yetmeyeceğini bilmektedir.

Bırakınız maaşlarını düzeltmeyi, hakkı olan paraları bile emekliye vermediği, alacaklarını dahi Maliye'nin ödemediğini biliyoruz. Sosyal güvenlik destek primi uygulamasına son verilmelidir. Sosyal güvenlik için emekli olana kadar zaten gereken katkıyı yapmıştır.

Emekli maaşı kesilmeden insanlar çalışma imkanına sahip olmalıdırlar.
Maalesef bütün kesimlere milli gelir artışından pat verilmesi kabul edildiği uygulandığı halde, gerçi son dönemlerde milli gelir artışı olmamıştır, ancak emeklilere aktarılmaması gerektiği çok temel bir gerçek gibi kabul edilmiştir. Yani bu emekli olanın toplumdaki kalkınmada payı yoktur anlayışıdır.

Ekonomide tarihi küçülme
Ekonomimizle ilgili acı gerçek ortaya çıkmıştır. Küçülme daralma oranı tarihi bir rekor düzeyindedir. Türkiye bu yılın Ocak – Şubat – Mart ayları içinde 13.8'lik bir daralma yaşamıştır. Kalkınma büyüme artık gündemden düşmüştür.
Türkiye bu konjonktürde, dünyanın en çok etkilenen krizden sorunlardan, ülkelerin başında gelmektedir. Bu küçülme oranı çok yüksek bir orandır. Sürece kısaca dikkatinizi çekeyim. 2008'de Türkiye 7.3 birinci çeyrekte büyümüştü, ikinci çeyrekte 2.8'e düşmüştü. Üçüncü çeyrekte 1.2'ye düşmüştü ve dördüncü çeyrekte yüzde 6 küçülmüştü. 2009'un ilk çeyreğinde şimdi 13.8'lik bir küçülme yaşamıştır.
2001 yılıyla mukayese edildiği zaman bunun çok daha yüksek bir daralma olduğuna tanık oluyoruz. Bu yeni seriyle, büyüme rakamlarının ilan edildiğinden bu yana bu seviyede bir küçülme yaşanmamıştır.

Krizin geldiği görülüyordu
Türkiye bu krizden en az etkilendi iddiasını ciddiye alma imkanı var mı? Ekonomik krizin gelmekte olduğu belliydi. Türkiye'nin büyüme politikasının yanlış olduğunu söylemiştik.
Dışardan para geldiği zaman içerdeki ekonomik aksaklıkları ört bas edebiliyorsunuz. Dışardan sermaye gelmiyor bütçede açık veriyor. Ne olmaya başladı? Devlet borçlanmaya başladı. Bir ara durmuştu, ama şimdi tekrar borçlanmaya başladı.

Kayıp yıl 2009
Yabancı para borçlanması yapamıyorsun, yabancı sermaya yabancı para gelmediği için. Yerli parayla borçlanmaya başlıyorsun. 2009 yılı bir kayıp yılı olacaktır.

Türkiye'de bugüne kadar çok iktidarlar geldi geçti. Böyle bir tabloyu o zaman yaşamadık. Ne Demirel iktidarlarında ne Özal iktidarlarında yaşadık. Türkiye'nin ana kurucu temel noktaları altında bir kafa karışıklığını Türkiye yaşamadı şimdi yaşıyor. Bu kadar çok güç, bu kadar çok oy, birilerini yeni yeni maceralara doğru davet ediyor. Kendisine verilen siyaset alanı yetmiyor, elinde olduğunu düşündüğü güç doğrultusunda, çevresini dağıtarak bir mutlak hegemonya haline dönüştürmeye gayret ediyor.

Sahte belgenin peşinden gidiyor
Sahte belgelerin peşinden gidiyor, Türkiye'yi karıştırıyor. Sen onun peşinden gideceğine, ekonomiyle ilgili otur konuş.Önce ortaya bir iddia atılıyor. İddia akıl ve mantık dışı. Genelkurmay belgesi deniliyor. Genelkurmay'a uygun değil. Hem AKP'yi bitirecek hem de bir cemaati bitirecek ve ikisini de 4 kağıdın içinde bitirecek.

Ciddiyeti olmadığı başta belli olan bir şey. Ama altında imza var.
Bu belge çıkınca Başbakan işi gücü bırakıyor. Bu belgeyi kabul ederek hükümler vermeye, siyasi tartışma açmaya başlıyor. Sakin olmak, soğukkanlı olmak lazım. Hele böyle garip özellikler taşıyan iddialar karşısında daha bir dikkatli, daha bir önünü arkasını incelemek gerekir ve Şanlıurfa kongresinde veriyor veriştiriyor. Bütün Türkiye'yi ayağa kaldırıyor.

Gece yarısı belgesi
Bunları yaşarken yepyeni bir manzara ortaya çıktı. Ceza kanununda değişiklik yapılması amacıyla hazırlanmış bir Adalet Bakanı tasarısı… Komisyonda konuşuldu, tartışıldı ve şekillendi ve parlamentonun tatile gireceği son günün son saatlerinde Meclis tatile girmeden o konuyla ilgili konuşulmuş konular üzerinden Genel Kurul müzakerelerine geçildi.

Denildi ki 2 konu daha var. Önergelerden birisi sivil şahısların askeri mahkemelerde yargılanmasını engellemeye yönelik. İşlediği suçlar asker şahıslarla, askeri mahallerde, askeri nitelikli olsa da… Bu düzenlemeye biz CHP olarak destek veriyoruz. Bu konu zaten Genelkurmay ile konuşulmuş, AB'nin bu konuda belli kararları var, hiçbir tereddüt yok. Elbette deniliyor ve kabul ediliyor.

Bir önerge daha var. Bu da bir dil düzenlemesi… Onu da konuşacağız deniliyor. Parlamentonun tatile girilmesinin son saatleri. Bir oldu bittiyle o önerge geçiriliyor. Sabah kıyamet kopuyor. O üzerinde durulmayan, Genel Kurul'da sanki daha önceki düzenlemenin devamı gibi sunular önergenin aslında asker kişilerin durumlarının da sivil mahkemelerde görüşülmesine izin veren düzenleme.

Peki bu düzenleme daha önce komisyonda tartışıldı mı, hakkında bilgi verildi mi, komisyon bu konuyu anladı kavradı mı? Hayır komisyonda böyle bir çalışma yapılmadı. Peki bu düzenlemeyle ilgili kurumlara bilgi verildi mi? Sorulmadı. Bilgi verilmedi. Fevkalede önemli bir düzenleme yapacaksınız, bu düzenlemeyle ilgili devlet kurumlarının hiçbirine bilgi vermeyeceksiniz, geceyarısı bir önergeyle kabul edilmiş laf cambazlıklarıyla aniden bir tek kişinin bile Meclis'te söz söylemesine izin vermeden karara bağlayacaksınız.

Meclis Başkanı diyecek ki bu önergeden benim de haberim yok. Komisyonun da haberi yok. İlgili mercilerin haberi yok. Bir karar alacaksanız ve Türkiye'deki çok temel bir düzenlemeyi hiç kimseye haber vermeden değiştireceksiniz.

Bu AKP'liler sahte oy da kullanmıştır
Bu bazılarının dediği gibi "gol atma" olayı değildir. Bu ciddi bir konudur. Bu bir kutlama yapmayı gerektirecek durum değildir. Biz biliyoruz ki geçmişte AKP milletvekilleri sahte oy kullanmıştır.

Peki bizim hiç kabahatimiz yok mu? Evet bizim de kabahatimiz var. Nedir? Meclis'in tatile girmesine karar verilmiş. Bir centilmenlik anlaşması yapılmış. Ama siz karşınızdaki insanların o mutabakata bir centilmen gibi uyacağına inanırsanız yanlış yaparsınız. Birileri ne güzel aldattık diyor, ötekiler de alkış tutuyor.

İktidar Türkiye'yi aldatma peşinde
Asıl önemli olan şu: Bu öneriyi Adalet Bakanlığı yapıyor. Bu iktidar CHP'yi aldatma peşinde değil; Türkiye'yi aldatma peşinde. Yaptığı işi önceden ilan edecek bir özgüvende değil. Vur kaçla iş yapıyor. Çık söyle önceden askeri yargıyla - sivil yargı arasındaki görev paylaşımını düzenleyeceğiz diyemiyor.

DGM'nin sadece adı değişti
Askerlerin askeri mahallerde askerlerle birlikte askeri nitelikte suçlarının bir kısmını elinden almaktır... Siz bu şekilde bağımsız yargıyı sağlayamazsınız. Geçenlerde bir hakim açıkladı. Özel yetkili bir DGM idi. Şimdi adı değişti. Hakimin biri üzerimde kurumsal baskı var dedi. acaba o kurumsal baskı bundan sonra o mahkemelerde işlemeyecek mi? O baskı sadece o hakime mi yapıldı. Eğer kurumsal baskı üzerine geliyorsa başka bazı hakimlere gelemez mi?

Senin TSK'ya var mı bilmem ama benim sana güvenim yok
Siz mevcut uygulamayla yetinmiyor şu an uygulanan davayı da kapsasın diyorsanız bu falan davayı filan davayı ellerine almak anlamına gelir.. Olayın esasına bakmak lazım. Geçici madde konuldu. Askeri yargı ile ilgili bir düzenleme var.. Bu askeri yargının hangi şartlarda işleyeceğini ortaya koymuş, bu anayasal düzenlemenin tamamen dışında... Kimsenin bilgi sahibi olmadığı zamanda yapacaksınız kararname boşta kalacak. Ne akıllılar bunlar? Yapıyorsunuz da beni ilgilendiren şu... Neden yapıyorsunuz? telaş ve heyecanınız nerden kaynaklanıyor belli davaları elinize almak mı istiyorsunuz. Buna inanmamızı nasıl istersiniz. Ayrıca siz askeri yargıtayın alacağı kararlarla ilgili bir tereddütü neden yaşıyorsunuz? Bu mahkemeyle mi ilgili o anlayışla mı ilgili bunun hukuk ve demokrasideki anlamı ne?  Kurumlar arasında tam güven var diyorsun ama bunu yapıyorsun... Senin TSK'ya güvenin var mı yok mu bilmiyorum ama benim sana güvenim yok...

 
MGK bildirisi sıradan
 
ALLAH’TAN TEĞET GEÇMiŞ!
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
SİNAN CALP 19 Kasım 2014 Çarşamba 21:01

TEKMANA GECİCİ GÖREVE GELDİM SGK.YA.CAN SIKINTI SINDAN ERZURUMLA İLGİLİ YAZILAR DİKKATİMİ CEKTİ.BENDE ONUR VE GURUR DUYDUĞUM KAVAK COCOĞUĞUYUM 45.YAŞIN DAYIM. DEĞERLİ TOPRAĞIM COK ANLAMLI VE.YERİNDE DEYİN MİŞSİN BEN HALA ERZURUMDA YAŞAYAN KAVAK MAH.OLARAK DERİMKİ GECMİŞİ GERİ GETİRE MEYİZ AMA.GELECEĞİMİZ OLAN TÜRK MİLLİYETCİSİ COCUKLARIMIZA.GENC LERİMİZE KAVAK MAH.VE.ERZURUM SEVDASINI.AŞI LAYALIM.KÜLTÜRÜMÜZÜ.EN AZINDAN COCUK LARIMIZA DOĞUP BÜYÜDÜĞÜMÜZ MAH.SOKAĞI.HALA ORDA YAŞAYAN ATA DEDE KOMŞU LARIMIZI TANIŞ TIRALIM.SÖZDE VE YAZIDA KALMAMAK KAYDIYLA.TEŞEKKÜR EDİYORUM ŞAHSINIZA.SİNAN CALP.

Yorumu oyla      9      0  
Hakan CALP 4 Mayıs 2011 Çarşamba 11:32

Sayın Akkök, Çok güzel bir analiz yapmışsınız. Tespitlerinizin tamamına katılıyorum.Ben yaşanan bu çarpıklıkların; değişen dünya ve Türkiye şartlarının Erzurum kültürüne yansıması olduğunu düşünüyorum.

Yorumu oyla      6      0  
başlık hatalı mı 2 Mayıs 2011 Pazartesi 01:07

sayın yazar, erzurum ile ilgili değerlendirmeleriniz için sizi kutluyorum. nefis yazını soluksuz okudum. ancak başlık dikkatimi çekti. atila bey'in yazısının başlığı ile sizin yazınızın başlığı aynı. sanırım sizin yazınızın başlığı hatalı. ama yazınız düzgün. kutluyor, cuma'ya, bayrakların göndere çekim saatinde havuzbaşı'na gelmek istediğimi bildirmek istiyorum. saygılarımla.

Yorumu oyla      2      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
MGK bildirisi sıradan
7 saat 40 dakika süren toplantı olağanüstü ancak toplantı sonrası yayınlanan ...
Albay Çiçek TUTUKLANDI
Albay Dursun Çiçek tutuklandı
DP'den çarpıcı bir iddia!
DP Genel Merkezinden yapılan bir açıklama ile hükümetin son yasa değişikiliği ...
 
MGK bildirisi nasıl yorumlanmalı?
Yaklaşık 8 saat süren MGK'nın açıklaması muhalefeti memnun etmedi. Peki, ...
'AKP dünyanın en başarısız hükümeti'
Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, mevcut hükümetin dünyanın ...
Ekonomi savaş dönemine geriledi
Türkiye ekonomisi rekor bir küçülmeye imza attı. 2009'un ilk çeyreğindeki ...
 
8 subay İstanbul adliyesinde
Ergenekon soruşturması kapsamında ifade vermeleri için çağrılan 8 subay İstanbul Adliyesi'nde..
MAYINLARIN TEMİZLENMESİ
Milli Savunma Bakanlığı: NATO ile görüşmeler başladı
Asker bunları görevden alın diyor
Perinçek'in dergisi yayınladı. Ergenekon'da taraf olan polisler..
 
YAZARLAR
Orhan Kemal Karasu
Orhan Kemal Karasu
Ak Parti için artık tehlike canları ciddi ciddi çalıyor.
Selahattin Şener
Selahattin Şener
Haydi Erzurum (Bari) Güneşine Sahip Çık !..
Hayrullah Palanoğlu
Hayrullah Palanoğlu
HOBİ BAHÇELERİ TAM GAZDEVAM EDİYOR...
Cahit Okçu
Cahit Okçu
Her Neyse…
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva