Erzurum’da öyle bir açıklama yaptı ki MHP İl Başkanı Adem Yurdagül, adeta “artık yeter” dedi.
Cümle kısa, net, ve Anadolu’nun ta içinden gelen bir öfkeyle yüklüydü:
“Hiç kimse devlete, millete ait olanı babasının malı gibi kullanamaz.”
Bu ülkede bir siyasetçi böyle konuştu mu genelde iki şey olur: Ya gerçekten dertlidir… ya da fırtına öncesi sessizlik bozulmuştur.
Yurdagül belli ki ikinci türden değil; adam resmen patladı. Çünkü vatandaşın çığlığı kulağına kadar gelmiş.
Şehir Hastanesi’nin koridorlarında dolaşan iddialar, sağlık kokmuyor.
Mesele şu:
Cumhur İttifakı’nın bir il başkanı, üstelik MHP gibi devlet disipliniyle bilinen bir partinin temsilcisi, kalkıp kendi yönettiği sistemdeki hastaneye bu kadar sert çıkıyorsa, orada bir şey var demektir.
Üstelik laf olsun diye değil, “müdahale edeceğiz” diyecek kadar ileri gidiyor.
Bu da artık olayın vatandaş şikâyetinden çıkıp siyasetin haysiyet meselesine dönüştüğünü gösteriyor.
Peki İl Sağlık Müdürlüğü?
Sahi onlar ne iş yapıyor?
Yurdagül diyor ki: “Durumu biliyorlar ama hiçbir şey yapmıyorlar.”
Yani devletin memuru susuyor, partinin başkanı konuşuyor.
Tersine dönmüş bir tablo.
Eskiden siyasetçi örterdi, şimdi bürokrat örtüyor.
Siyasetçi şeffaflık istiyor, memur saklanıyor.
Vallahi bravo!