Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik
Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu
Şimşek: 'OVP arzulanan sonuçları veriyor'
Şimşek: 'OVP arzulanan sonuçları veriyor'

Cahit Okçu

12 Mart
12 Mart 2013 Salı

O gün bugün her şafakta yorgun uyandık!.. Tabyalara bakıp iç geçiren gurbetler kadar his, Palandökenlere çökmüş yaşlı dumanlar gibi uçuk tenli, ‘bala şarhoş’, vaha fikir, on iki yaşındaki mart güneşi serini diyar !..
Diyar o diyar..
Sana yazılan tarihi geri ver, mermisini geri versin kanlı sarık, dur desin yalan tarihe yosunlu burçlar, yeni bir besmele çağırsın Palandökenler, essin Anadolu diye güneşi olduğun maziden yana!..
Desem hala sallanır mı?..
Sen sallanma şehir!..
Şehir olduğun dünya, göz olduğun karanlık, mermi olduğun tabya adına sallanma..
Tüylerinden tanınmıyor artık kuşlar. Siyaset boyası tarih renklerinde değil madem, madem hayallerini ‘maymun avlar’ gibi yakalayıp, yüreğine sahip olmaktalar, ver kiraladıkları sarayı ‘dönek beyine’..  Boyadıkları kavaklardan hiç beşik olmadı, su kattıkları nehir kaşınmakta, alacakarga masalına sığdırılan kartal büyücünün gözlerini yemekte!.. 
Yüreğini çalanların geri vermediği diyar, avuçları leylek yuvaları kadar serin diyar, avuçlarına yürek saklanamamış bala sarhoşlar , nihayet kötürüm atlar bağlanmış mart selvisi boyunda mezar taşları!..

Senin halk yapanlar, sana hakkı veremediler işte!..
Be hey diyar!..
Sallandıkça budadılar işte!..
Sıranın köke geldiği yıllar!..
Bir Mart soğuğunda on iki yerinden vurulan dev, iyileşen dev, üstadı şeytandan, bünyadı kara tastan seçilen dev, uyan ve dik dur artık!.. Be hey dev selvi, senin dalların karga saklamadı saklamayacak..
Be hey şehir olan gönül, mart ceylanlarını  şimdi tabyada değil kucakta vurmaktalar…
Mahalle mahalle sokak sokak yüreğine hapishaneler kurulmakta bak !.. Emperyalistlerin yeni dünyası  bu dar sokaklar, tazı salınan sokaklar!..
Oysa diyarlar sahiplerine benzemeli.
Diyarlar sahiplerine benzer.
Be hey diyar! Ben bu Mart’larda çok dertli olurum.. Sararmış mart yeşili sarıklar bağlar yüreğim…
On ikinci kapısı göğe açılan bu diyar mı yoksa ben miyim daha hüzünlü daha sallanan!..
Be hey diyar!..
His anestezisinde, vatan, gönül, yoksulluk, yolsuzluk serenatlarıyla karanlık kuyular gibi ciğerlerine ip saldılar işte, yine çalınacak yüreğin. Yine kendi yarana banıp ‘sevgililerini ’unutacaksın.  Saçlarını esrar diye sarıp üflediğin gelin, Nene Hatun gibi artık ufuk olup kızarmayacak..
İstismarın kadar geciktirildiğin yarınlarda bozkıra sürülen yeşil boyalar gibi hep solup duracaksın...
Naylon çiçekler bırakmaktalar tarihine…
Oysa!..
Doğrulukla kulluk eylediğimiz için ‘azad eylenmedik mi’ seninle Cennetten!.. Birimiz ufuk birimiz göz olmadık mı.. Kavlimiz yürek olmadı mı, kanayan Martlarda..
Sen, ‘..ben Şehir olayım dedin, sen şehrin ayak seslerim!..’
Yine fikir olduk da burç olamadık.. El küçüldükçe taş büyüdü…
Tarih olduk ama ‘bugün olamadık’.
Tebessümle süslenmedi gelinler.
Hale bakın ki; tarihine benzememekle değil, karşı olduklarımız karşısında Dadaşistan değil salaşistan olup çıktı fikirler. Halen olamamışlığın, halen erememişliğin, inanamayışlığın sarhoşluğu en kötüsü. Hastaya zincirli su içirmekteler.
Çok ses demokrasinin gereğiyse çok sesi de ben çıkarırım tipi kurbağa abdest siyaseti yapanlar, sert kabuklarını halkım dediklerinin başıyla kaşırken, iğneli fıçıda politika yapan adama diyorum ki; ‘Bir Vakitler Erzurum’ tamamda, ‘Bu Vakitler Erzurum’ yazacak ellerin niye cebinde?..
Merkep pazarında kirleneneler  bilsinli  hamam deresinde sular çoktan kirlendi..
Yeni dünya, yeni akıl, yeni bir inkılap hamlesi ancak yeni uyanışlarla kaim olacaktır, deyip geçelim, iyisi mi!..
Neydik, neredeyiz, ne olacağız?.. Soran çok oldu, bulan hiç olmadı.
“Gördüm ki sorularıma cevaptan gayrı bir şey vermezler!..” Görüyorum ki değmez aslında sorusu olmayana cevap olmak..
Şehir sorusu olmayan cevaplarla doldu.
Şehir gelenek şehri .. Eski bir çınar ve gölgelerini düşünün... Dalını, yaprağını, gölgesini boyayan boyayana. Plastik fırça, elastik ressam...
Şimdi, bu çınara birkaç sözü olan benle haykırsın!..
“Çok sallanma ağaç seni budarım.”
Kargalar mı dadandı meyvelerine, şaraplık elmamı topluyorlar dallarından, senin can suyunu mu istemiş Şahmaran tutkulu devler, gövdenden kağıt mı istemiş kara vakanüvis, kroki bezimi istemiş çaputlarından eşkıya, kibrit mi göstermiş sana fütursuz güneşler?..
Ne olmuş sana?..
Neden sallanıyorsun?..
“Çok sallanma ağaç seni budarım.” Sallandıkça eğilirsin. Sallandıkça gölgende sallanır. Soğur yorganı fikrin. Oysa gölgende dinlenen benim ben!..
Kollarını Tarihe köprü diye germiş yorgun yılların son Deli Dumrul’u
Sallanma!..
Sen ne totem yapılacak ağaçsın, ne gladyo tüfeğine kabza.
Seni ekenler, taşları yemeyi yasaklayan eller değil midir?..
Suyu dua olan, rengi sıla olan, meyvesi yıldız, gölgesi aşk olan ağaç sen değil misin?..
Sallanma!..
Sana dal diye kollarını vermedi mi Tabyadakiler…
“Çok sallanma ağaç seni budarım.”
Destesini yırttığım kumarbaz, şişesini kırdığım sarhoş, kitabını yırttığım yazar, yalan söyleyen tarih, suda ay boyayan politikacı, maveradan habersiz uçurtma uçuran iktidar, uçurtma kuyruğu gazeteci, bildik bürokrat, sandal hırsızı balık, karınca çalısı muvazene, kör ressam, naylon tarak kirlisi iş adamı, eyyamcı, dalkavuk, sodom zamparası gündem!..
Daha kim kim?..
Sallanan çok!..
”Onlar sallanadursun..
Sen sallanma..”
 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Orhan Kemal Karasu
Orhan Kemal Karasu
Ak Parti için artık tehlike canları ciddi ciddi çalıyor.
Selahattin Şener
Selahattin Şener
Haydi Erzurum (Bari) Güneşine Sahip Çık !..
Hayrullah Palanoğlu
Hayrullah Palanoğlu
HOBİ BAHÇELERİ TAM GAZDEVAM EDİYOR...
Cahit Okçu
Cahit Okçu
Her Neyse…
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva